Mamak Masaj Salonu-Masör Esra Hanım

Mamak Masaj Salonu-Masör Esra Hanım “anladım.” “aslına bakarsan, aslına bakarsak yas tutuyor olmam gerekiyor. Kol bandını bağlamadığım için annem çok şaşırdı.” “Ben değil, ” dedi Miranda. Turner ona gülümsedi fakat bu defa kardeşçe değildi. Tutku ve arzu dolu da değildi ama minimumından yeni bir şeydi. Kurnaz ve anlaşılmaz bir yanı vardı. “niçin, kadın Cheever?” diye mırıldandı kurnazca, “Yoksa içinizde bir isyan duygusu mu oluşmaya başlıyor?” Miranda’nın çenesi birkaç santim yukarıya kalktı.

İnsanın tanışmadığı birisi için karalar giymesinin gerekliliğini hiç anlamadım, insanoğlunun iğrenç bulmuş olduğu birisi için yas tutmasının mantığın, ise kesinlikle kavrayamıyorum ” Turner bir süre için boş boş baktı, sonrasında sırıtarak “Kimin için yas tutmaya zorlandın?” diye sordu. Miranda’nın dudaklarında bir gülümseme belirdi “Bir kuzenim.” Turner eğilip ona iyice yaklaşarak, “Hiç kimse sana bir akrabanın ölümünden bahsederken gülümsememen gerektiğini söylemedi mi?”

Mamak Masaj Salonu-Masör Esra Hanım

Mamak Masaj Salonu-Masör Esra Hanım Bir kere bile görmediğim birisiydi ” “Yinede…” Miranda, onun kendisini tahrik etmeye çalışmış olduğunı biliyordu fakat o denli çok eğleniyordu ki durmak istemiyordu. Tüm yaşamını, Karayipler’de geçirdi, ” diye ekledi. Sen kana susamış ufak bir kızsın, ” diye mırıldandı, Turner. Miranda omuz silkti. Bunu söyleyen Turner olunca kulağa iltifat gibi, gelmişti. “Ailemize bir üye olarak girmenin hepimizi mutlu edeceğine inanıyorum, ” dedi. “küçük adam kardeşime uzun süre katlanabileceksen tabii.” Miranda samimi bir halde gülümsemeye çalıştı. Amacı Bevelstoke ailesinin bir üyesi olmak için Winston’la evlenmek değildi. Olivia’nın zorlamalarına ve yönlendirmelerine karşın Miranda bu şekilde bir birlikteliği olacak şeklinde, görmüyordu Winston’la evlenmeyi düşünmek için ortada bir çok muhteşem sebep olmasına rağmen evlenmemek için de bir tane itici sebep vardı, o da tam önünde duruyordu işte.

Eğer Miranda âşık olmadığı birisiyle evlenecekse, bu onun âşık olduğu insanın erkek kardeşi olmayacaktı. Yahut âşık bulunduğunu sandığı. Devamlı kendisini âşık olmadığına, bütün bunların, geçici bir liseli kız aşkı olduğuna ve büyüdükçe ondan kurtulacağına inandırmaya çalışıyor – hatta aslına bakarsan kurtulmuş bulunduğunu, bir tek bunun henüz farkına varmadığını düşünüyordu. Ona âşık bulunduğunu düşünmeyi bir huy haline getirmişti. Hepsi buydu ama Turner gülümsese dahi Miranda’nın bütün çabaları pencereden uçup gidiyor, her şeye yine adım atmak zorunda kalıyordu. Bir gün bu kalıcı olacaktı.